
Doğanın uyanmaya başladığı şu günlerde bir haftalık COVID-19 gölgesinde geçirilen Kiraz Diyarı macerası..
Yazın yaklaştığı şu günlerde tüm bahçe sahiplerinin yapması gereken birçok iş oluyor. Virüs salgını için alınan önlemler arttırılmadan önce 29 Mart – 6 Nisan tarihleri arasında bahçeme gidip, planladığım birçok işi tamamladım. Gelişmeleri üç ayrı bölüm halinde sizlere aktaracağım.

Bahçemize en son Eylül ortasında gitmiştik ve Kasım ayında çaba ve Bordo Bulamacı uygulaması yaptırmıştık. Ağaçlarımızın sağlıklı olması için bordo bulamacının çok önemli olduğunu biliyoruz. Bu aslında bir ilaç değil. Yıllardır uygulanan bir yöntem. Hem güz hem bahar döneminde uygulama yapmak gerekiyor. Ağaç türünden bağımsız olarak, özellikle tüm meyve ağaçlarına uygulanıyor. Başta meyve bakteriyel kanser ve zamklanma, kiraz ağaçlarında dal yanıklığı, diğer meyve ağaçlarında kök çürüklüğü, bağlarda ölü kol, bağ antraknozu, bağ mildiyösü gibi hastalıklara karşı kullanılıyor ve meyve ağaçlarının daha sağlıklı olmasına yardımcı oluyor.
Bordo Bulamacı ile ilgili detaylı yazıma buradan ulaşabilirsiniz.

Öncelikle Afyonkarahisar’ın bu kadar soğuk olabileceğini ve konteyner evin o soğuk karşısında bu kadar çaresiz kalabileceğini tahmin etmiyordum. 40 yaşındayım ve hayatımda ilk kez gecenin ikisinde soğuktan titreyerek uyandım. Benim bu ziyaretim aslında Afyon’un en soğuk olduğu zaman değildi. Ona rağmen sırf bir hafta hasta olmamak için yıkanmadan ilkel şartlarda virüsten uzakta bir yaşam sürdürdüm. Henüz konteyner eve kanepe almadım. Şişme yatakta yatıyordum. Şişme yatak soğuk havada çok kullanılabilir birşey değil. Ortam havası soğudukça buz üstünde yatıyor gibi oluyorsunuz. Sonraki gecelerde tüpe takılan ufak ısıtıcı, iki kazak, 4 battaniye, yatağın altına serdiğim şilte, palto, bere, atkı ile soğuğa meydan okumaya çalıştım. Tüpe takılan ısıtıcıyı yatarken söndürmek zorunda olduğumdan tedirgin uyudum. Sanırım Afyon’da anlatılan şu hikaye doğru:
Soğuğa sormuşlar sen nerelisin diye. Erzurumluyum ama Afyon’da oturuyorum demiş..
Youtube’ta takip ettiğim ve benimle aynı yollardan geçen Şehir Çiftçisi kanalı var. Harun Bey’de bizim kafadan olsa gerek ki, o da Ankara’nın dışında bir yere hobi bahçesi kuruyor. O konteyner evine soba kurmuş. Çokta güzel olmuş. Benzer bir şeyi bende düşünüyorum ama benim konteyner evim 1+1 soba çok küçültebilir. Ayrıca kışları çok sık gitmeyeceğim için muhtemelen soba kurmayacağım. Bir bazalı kanepe ve Dağcı uyku tulumu işimi görebilir diye düşünüyorum.

Bu ziyaretim sırasında, Kiraz Diyarı’nın 5 tonluk su deposuna ana damlama su hattından su bağlantısı yapmak, konteyner evin sıhhi tesisatını yapmak, su deposunun içini yıkayıp klorlayıp doldurmak, çatı köşelerindeki açıklıkları sac ile kapatmak, damla boruları ağaçlara sermek ve patlak boruları onarmak, camlara sökülebilir parmaklık yapmak belli başlı yapmam gereken işlerdi. Büyük ölçüde planladığım işleri gerçekleştirdim.
Depo su girişine servis musluğu ekledikk Bağlantılar vanalar, tam istediğimiz gibi oldu. Toprak altından gelen hat Her şey hayal etmekle başladı.
Kiraz Diyarı’nda çözülmesi en elzem olan sorun su sorunuydu. Ağaçlar otomatik damla sulama ile sulanmakta ancak bizim kullanımımız için bir su kaynağı yoktu. Bunu çözmek için Kadir Özdemir ve ekibinden yardım aldık. Toprak altı ana damlama hattından 2″ kangal boru çekerek su depomuzun girişine bağladık. Gerçekten harika bir iş çıkardılar. Afyonkarahisar civarında toprak altı hat çekme ihtiyacınız olursa kendisine ulaşmanızı tavsiye ederim.
Toprak altı kangal su borusu döşeme ile ilgili yazıma buradan ulaşabilirsiniz.
Suyu Mayıs ayında kooperatif vermeye başladığında depomuzu 45 dakika içinde doldurabileceğiz. 5 tonluk su bizim kullanımımız için bir yaz boyu yetecek su. Ben oradayken benim bahçemin bulunduğu kuyuda bir sorun oluştuğu için deponun içini dolduramadan geldim. Ancak SMS bildirimleriyle suyun ne zaman verileceği bildirildiğinden ve her üç günde bir beş saat ağaçlara su verildiğinden sonraki gidişimde suyu yakalayabileceğim. Su hattını depoya kadar çektik ama konteyner eve bağlantısını henüz yapmadık.
Sıhhi tesisat için Sultandağı’nda Muzaffer kardeşim yardımıma yetişti. Toprak altı ana hat çekildikten sonra kendisi tam istediğim şekilde sıhhi tesisatımı döşedi. Konteyner evin her iki yanında birer bahçe musluğu koyduk. Ayrıca ilerde işçi tuvaletine hat götürmek istiyorum onun yerini de hazırladık bir T ile. Bahçeye sonraki gidişimde solar panel ve su pompası (Hidromatlı) kuracağım için, tesisatı ilerde geliştireceğimiz şekilde bıraktık. Şu an depomuz su dolu olsa, yükseklik farkından az da olsa musluklarda su gelebilirdi. Ancak daha yaşanabilir bir yer olması için güneş enerjisi ve pompa şart. Haziran 2020’de bunların kurulumunu yapacağım.
Sıhhi Tesisat döşenmesi ile ilgili yazıma buradan ulaşabilirsiniz.
Sultandağı’nda çatı denilince akla gelen ilk isim Metin kardeşim, benim düşündüğümden daha güzel bir parmaklık yaptı. Ayrıca çatı köşelerindeki açıklıklarıda kapattı. Parmaklıklar daha önce yaptırdığım sac cam koruyucuları ile beraber kullanılabiliyor. Ben İstanbul’a döndüğümde sac cam koruyucularını kapatıyorum. Oradayken o kapakları açıp, bu parmaklıkları takıp kilitliyorum. Son derece kullanışlı oldu. Boyama işini kendim hallettim.

Kiraz Diyarı’nda olabilecek herhangi bir kazada İlk Yardım Seti’nin çok önemli olabileceğini düşündüm ve güzel bir ilk yardım seti götürdüm. İçinde eksik malzemeler vardı, batikon, oksijenli su, amonyak gibi. Onlarıda tamamlayıp salonun duvarına astım. İstenildiğinde yukarı kaydırıp hemen çantayı alabiliyorsunuz.

Bahçemize Mersin’den getirttiğim Ihlamur, Nar, Papaz Eriği ve Beyaz Nektarin fidanlarının ekimini gerçekleştirdim. Ayrıca bu ziyaretimde damlama su borularında gözüme çarpan delikleri onardım. Bu delikler yazın yaban hayvanları ve fareler su ihtiyaçlarını karşılamak için bahçelere geldiklerinde damlama su borularını ısırdıkları için oluşuyor. Bu havanlar için küçük bir süs havuzu yapmayı düşünüyorum ilerde.

Kiraz Diyarı’nda Nisan başında gerçekleştirdiğim bu ziyarette planladığım birçok işi gerçekleştirme fırsatı buldum. Sadece depoyu su ile dolduramadım bahçeme su verilemediği için. Sonraki ziyaretimde 560W lık Güneş Paneli, Su Pompası kurulumunu gerçekleştireceğim. Tabi korona virüsü izin verirse. Umarım sağlıklı günler yakındır ve COVID-19 tehdidinden kısa sürede kurtuluruz. Aşağıdaki albümden ziyaretimde objektifime takılan tüm fotoğrafları görüntüleyebilirsiniz. Sağlıklı günler diliyorum.